ANKARA (İGFA) – TBMM çatısı altında vazife yapan gazetecilerle vakit zaman bir ortaya gelmeye çalıştığını, gazetecilerin yaşadığı mesleksel sıkıntıların tahlili konusunda da uğraş sarf ettiklerini lisana getiren Numan Kurtulmuş, Basın Koridoru’nda dostluk ve kardeşlik ortamının ne kadar hoş olduğunu bir sefer daha görmekten de memnunluk duyduğunu söyledi.
İsrail’in insanlık dışı akınları altında bulunan Gazze’deki gazetecilerin durumuna da işaret eden Kurtulmuş, şu tabirlere yer verdi:
“Yaklaşık 200’ün üzerinde gazeteci, İsrail’in ordusunun hücumlarında misyonları başındayken şehit edilmiştir. Ne kadar güç koşullar içerisinde misyonlarını sürdürdüklerine bütün dünya şahittir. Sahiden ellerindeki çok kıt imkanlarla vakit zaman kesilen haberleşme imkanlarına karşın olan biteni bütün dünyaya aktarmışlar, zulmün tahminen de bu boyutlarda anlaşılmasına, milletlerarası kamuoyunun dikkatinin çekilmesine en büyük katkıyı da orada misyon yapan gazeteci arkadaşlarımız sağlamıştır. Şehitlere bir sefer daha Allah’tan rahmet diliyorum. Gazze’nin yaşadığı bu büyük dramı, felaketi unutturmamak için bütün dünyadaki özgür gazetecilerin de çaba içerisinde olduğunu memnuniyetle takip ediyorum.”
Bu arada TBMM Başkanı Kurtulmuş, gazetecilerle gerçekleştirdiği sohbette gündeme ait sorulara da cevap verdi.
Anayasa çalışmalarına ait yeni görüşme ziyaretlerine ne vakit başlayacağının sorulması üzerine Kurtulmuş, birinci cinste yapılan nihayetinde bir niyet beyanı da olduğunu söyledi.
Anayasa probleminin hem kendisinin hem de hiçbir siyasi partinin tek başına bir sorunu olmadığını vurgulayan Lider Kurtulmuş, “Anayasa sıkıntısı, TBMM’nin millete karşı bir sorumluluğudur. 28. Dönem’in açıldığı birinci günden itibaren söylediğimiz şey şu. Cumhuriyetimizin ikinci asrını yaraşır, nitekim tam manasıyla sivil, demokrat, kapsayıcı, kuşatıcı, hukukun üstünlüğü prensibini temel alan, güçler ayrımını tam manasıyla tahkim etmiş yeni bir anayasanın yapılmasında büyük bir zaruret vardır. Bu yalnızca bir siyasi kümenin talebi olmanın çok ötesinde milletin ortak beklentisidir. Ümit ederim ki TBMM, bu sorumluluğunu yerine getirir.” diye konuştu.
Parlamentoda bulunan siyasi partilerin hepsinin seçim beyannamelerinde ve parti programlarında “yeni anayasa” ya da “anayasada esaslı değişiklik” teklifinin bulunduğunu lisana getiren Kurtulmuş, “Dolayısıyla bu anayasa görüşmelerinin bir biçimde tekrar başlatılması ve sonuç alınması gerekir. Bunun her türlü siyasi mülahazanın üstünde kıymetlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Artık kâfi. Anayasa defaatle değişmiş olmasına karşın, birçok hususu üzerinde tadilat yapılmış olmasına karşın hala 12 Eylül darbesinin hala 1960 darbesinin o vesayetçi ruhu anayasanın metninde mündemiçtir. Onun için bir unsur bile olsa, sivillerin artık bir ortaya gelip bir anayasa yapmasının vakti geldiği kanaatindeyim. Yeterli niyetle şayet yaklaşılırsa bu görüşmelerden de sonuç alınabileceğini ümit ediyorum.” diye konuştu.
Terörün sona erdirilmesi için yürütülen sürecin, “çok fazla konuşulup bilhassa siyasi magazin üzerinden köpürtülecek bir süreç olmadığını” belirten Kurtulmuş, burada aslolanın sonuç almak, terörün, silahların külliyen susmasını temin etmek, yalnızca Türkiye’de değil, birebir vakitte Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyindeki terör faaliyetlerini de sonlandıracak bir süreci inşa etmek olduğunu bildirdi.