ANKARA (İGFA) – Tarım bölümünün güçlendirilmesi için bakanlıklar ortasında sağlanan iş birliğinin hem bölüme hem de iktisada değerli katkı sağlayacağına işaret eden Yumaklı, kalkınma planlarından Orta Vadeli Programlara ve kamu yatırımlarının yönlendirilmesine kadar birçok alanda verilen takviyelerin bölümün geleceği açısından çok kıymetli olduğunu vurguladı.
Yumaklı, tarım ve besin bölümünün, besin güvenliğini sağlama, büyümeye katkıda bulunma, kırsal kalkınmayı destekleme ve çevresel sürdürülebilirliği teşvik etme üzere değerli roller üstlendiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
“Bu rolleriyle tarım, ülkeler için stratejik ehemmiyete haiz olmakla birlikte, iktisatların de lokomotif dallarından birisidir. Biz de hükümetlerimiz periyodunda tarım ve besin dalını stratejik olarak ele aldık ve siyasetlerimize da buna nazaran istikamet verdik. Bakanlık olarak temel misyonumuz, besin gereksinimimizi sağlam ve kaliteli bir halde ve uygun kurallarda karşılamaktır. Bunun yolunun ise sürdürülebilir, verimli ve kaliteli üretimden geçtiğini biliyoruz.”
Sürdürülebilir üretim sağlamak için dalı ziraî dayanaklar, kırsal kalkınma hibe dayanakları ve uygun faizli finansman seçenekleri üzere uygulamalarla desteklediklerini anımsatan Yumaklı, yapılan çalışmalar sonucunda bitkisel ve hayvansal üretimde Cumhuriyet tarihinin rekorlarının kırıldığını bildirdi.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yer alan haberde Bakan Yumaklı, ülkenin, sebze ve meyve üretiminde dünyada 4’üncü sıraya çıktığı bilgisini vererek, şunları kaydetti:
“Bugün ziraî hasılada Avrupa’da birinci sırada, dünyada ise birinci 10 ülke ortasındayız. Bunun yanında ülkemiz, güçlü ziraî altyapısını ihracatla da taçlandırıyor. Türkiye, tarımda 32,6 milyar dolarla net ihracatçı bir ülkedir. Tarım dalımız, son 6 çeyrektir aralıksız büyüyor. Geçen yıl Türkiye ortalamasının da üzerinde büyüme gerçekleştiren bölümümüz, ülke ekonomimize kıymetli katkılar sunmaya devam ediyor. Tarım bölümümüz, geçen yıl 2 trilyon 428 milyar lira hasılayla gayrisafi yurt içi hasılamıza (GSYİH) yüzde 5,6 oranında katkı sağladı.”
”TARIM VE BESİN BÖLÜMÜNÜN STRATEJİK POZİSYONU DAHA DA GÜÇLENDİ”
Tarım ve besin kesiminin nüfus artışı, iklim değişikliği, afetler, toprak ve su kaynaklarının azalması ve kirlenmesi üzere global meselelerle karşı karşıya olduğuna işaret eden Yumaklı, bu sıkıntıların savaşlar, çatışmalar, göçler üzere jeopolitik risklerle birleşince, tarım ve besin kesiminin stratejik kıymetinin bir kere daha görüldüğünü anlattı.
Bakan Yumaklı, bu süreçte toprak, su, teknoloji ve verimlilik kavramlarının ülkelerin gündeminde üst sıralara taşındığını belirterek, verimlilik, katma paha ve kalite artışının sağlanmasıyla dirençli bir kesimin oluşmasında, yeni teknolojilerin ziraî üretime entegre edilmesinin büyük kıymet taşıdığını söyledi.
Yapay zekâ ve makine tahsili tabanlı uygulamaları, objelerin internetini, akıllı sulama sistemlerini içeren birçok yenilikçi teknolojiyi üretime entegre etmeye çalıştıklarına işaret eden Yumaklı, “Geleneksel üretim gücümüzü, çağdaş ve akıllı tekniklerle buluşturmaya odaklandık. Yeni teknolojilerle üretim kayıplarımızı azaltmaya, hastalık ve zararlılarla aktif uğraşa, sulama sistemlerinin optimizasyonu ve hasebiyle maliyetlerin düşürülmesine odaklandık. Bu dönüşümde çiftçilerimizin, gençlerimizin, akademisyenlerimizin ve teknoloji geliştirme uzmanlarımızın da kıymetli rolleri bulunduğunu belirtmek isterim.” dedi.
“AMACIMIZ TÜRKİYE’Yİ TARIMDA REKABET GÜCÜ YÜKSEK BİR ÜLKE POZİSYONUNA GETİRMEKTİR”
Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Türkiye’yi tarımda rekabet gücü yüksek bir ülke pozisyonuna getirmeyi amaçladıklarını vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu:
“Bu işi de lakin fikir zenginliğimizi harmanlayarak sağlayabiliriz. 6 yıl ortadan sonra topladığımız 4. Tarım Orman Şurası’nda, başka şuralardan farklı olarak atölye çalışmalarını düzenliyoruz. Burada kıymetli olan mevzu uzmanı şahıslarla durumu enine uzunluğuna istişare etmektir. Atölye çalışmalarında kazanılan deneyimler, 16 Şura çalışma kümesiyle paylaşılıyor. Bugünkü atölyemizde ‘Tarım Ekonomisi’ konusunu ele alacağız. Çalışma gruplarımız, Şura başlangıcı olan 30 Ocak’tan bugüne 148 toplantı gerçekleştirdi. İnşallah 28-30 Nisan’da Şuramızı toplayacağız, mayıs ayında ise ‘Şura Sonuç Bildirgesi’ni Sayın Cumhurbaşkanımız kamuoyuyla paylaşacak.”
