ANKARA (İGFA) – DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’le bir ortaya geldi.
DEVA Partisi Genel Merkezinde gerçekleştirilen görüşme sonrası CHP Genel Başkanı Özgür Özel’le birlikte basının karşısına geçen Babacan, ülkenin genel durumunu karşılıklı olarak değerlendirdiklerini belirterek, ortak telaşları paylaştıklarını açıkladı. Babacan, vatandaşın bir numaralı gündeminin geçim problemiyle ilgili olduğunu belirterek, “Sokağa çıkan 100 bireye sorun. İşsizlik diyorlar, yoksul fukaralık çok yaygınlaştı diyorlar. Ve ülkemizin aslında gerçek, gerçek gündemi bu. Bir numaralı gündemi bu.” dedi.
Hukuk ve adaletle ilgili neredeyiz diye baktığımızda da son iki haftada biliyorsunuz hukukun üstünlüğü endeksi açıklandığını tabir eden Babacan, “Şeffaflık endeksi açıklandı, memleketler arası endeksler… Her ikisinde de Türkiye tabanlarda. Hukukta ve adalet aşikâr bir performansı, muhakkak bir noktayı yakalayamayınca iktisatta muvaffakiyet elde etmek mümkün değil. Olmadı olmayacak da…” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile ortak açıklama yapıyoruz https://t.co/eMZRKmtCJb
— Özgür Özel (@eczozgurozel) February 13, 2025
Hükümet tarafından iş dünyasının önemli biçimde baskı altına alındığını iddia eden DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, “Ne kadar çok personel çalıştırıyorsan, ne kadar büyük işin varsa bu baskı o kadar büyük olabiliyor. Lakin kıymetli olan şu, Türkiye’de biz bir avuç varlıklı insan mı olsun istiyoruz, topyekûn bir zenginleşme mi istiyoruz? Yargı sopasının kullanıldığı, yalnızca hükümet takviyeli firmaların iş yapabildiği, başkalarının işlerinin zorlaştığı bir ülke gelir dağılımının bozulduğu, yoksul fukaralığın arttığı lakin bir avuç zenginin kaldığı bir ülke haline gelir. Münasebetiyle burada iş dünyası şeffaf, rekabet içerisinde bir iş ortamı istiyorsa, hukukun adaletin işlediği, topyekûn zenginleşmenin olduğu bir ülke istiyorsa o vakit memleket sorunlarıyla ilgili seslerinin biraz daha güçlü olması lazım. Münasebetiyle TÜSİAD’ın bugün yaptığı açıklama olumludur. Evet diyoruz lakin yetmez diyoruz. Daha güçlü ses istiyoruz. Zira esnafın, KOBİ’nin sesi bu ülkenin yarınlarının sesidir. Esnafın ve KOBİ’nin sesi de bu iki kuruluş TÜSİAD ve TOBB’dur.” dedi.
Bu ortada CHP’nin de geçtiğimiz süreç içerisinde yargı yoluyla ağır bir baskı altına alınmaya çalışıldığını gözlemlediklerini söz eden Babacan, Gençlik Kolları Başkanı’na ‘geçmiş olsun’ dileklerini ileterek, “Belediyelerle ilgili gitgide ağırlaşan bir baskı var. Öteki partiler üzerinde de baskı var. Lakin bu baskılar hiçbirimizi yıldırmayacak. Ne kadar çok baskı gelirse gelsin Türkiye’de demokrasinin önünü açmak için seçimin, hukukun adaletin savunucusu olmak zorundayız. Siyasi partilerin bilhassa muhalefetteki siyasi partilerin en değerli varlık sebebi, kim ne derse desin, Türkiye’de özgürlükleri savunmak, yaşatmak, hukuk ve adalet çabasında de asla vazgeçmemek… Bu hususlarda hoş bir görüş alışverişinde bulunduk, aslında yaklaşımlarınızın ne kadar yakın olduğunu da bu görüşmemizde tekrar teyit etmiş olduk. Ben tekrar kıymetli Genel Başkan’a ziyaretleri için teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
ÖZEL: “ADALET VE İKTİSAT AYRILMAZ ETKİLEŞİM İÇİNDE…”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de, DEVA Partisi’nin CHP ile kurumsal olarak geçmişten, bugüne sürdürdüğü alakaları daha da geliştirerek, Türkiye’nin hem adalet hem de iktisat ki birbirinden asla ayrılamaz etkileşim içinde olduğunu söz etti. Kıymetli dertler yaşadıklarını ve bunları aşmak için hem takımlarla, hem daha evvel de uzun mühlet birlikte çalışma pratiği olan ve ağır sıkıntılara tesirli tahlilleri üretme noktasında ortak telaffuzlarla birlikte Türkiye’nin içinde bulunduğu güçlü süreçten çıkması ve bir sefer daha demokrasi ile tekrar buluşmasının kıymetli olduğunu belirten Özel, bugünkü görüşmede Türkiye’nin önünün açılacağı bir sürecin sağlanması için daima birlikte olma zorunluluğumuzu bir defa daha teyit etmiş olduklarını söyledi.
“TÜSİAD’IN TENKİTLERİNİ SON DERECE HAKLI OLARAK DEĞERLENDİRİYORUM”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de, TÜSİAD Lideri Orhan Turan’ın “Tutuklamalara daima yenileri ekleniyor. Lakin infial yaratan olaylarda hatalılar basitçe özgür bırakılıyor” kelamlarının sorulması üzerine şunları kaydetti:
“TÜSİAD’ın daima iktisat ile ön planda olan bir kuruluş. Daima iktisat konuşmasını beklersiniz. TÜSİAD’ın bugün yaptığı kıymetlendirme, iktisattan bağımsız değildir. Adaletin olmadığı bir ülkede, adalet sisteminin bu kadar örselendiği bir ülkede, adaletin yargıçları birer siyasi operasyon aygıtına dönüştürüldüğü, savcıların birer aparat haline getirildiği bir ülkede ekonomik çöküşün de çok yakın olduğu, meselelerin altından bağımsız bir yargı ve kuvvetler ayrılığı olmaksızın kalkınamayacağı bir gerçektir. TÜSİAD’ın tenkitlerini son derece haklı olarak değerlendiriyorum. Yapılan değerlendirmeler, ülkenin geleceğini düşünen dertli değerlendirmelerdir ve yerden göğe kadar da haklıdır.