KOCAELİ (İGFA) – Türk Sıhhat Sen Kocaeli Şube Başkanı Ömer Çeker, aile hekimliği sistemi faaliyete geçtiği birinci günden itibaren sendika olarak her vakit yanlarında olmaya başladıklarını hatırlatarak, Türk Sıhhat Sen olarak birinci hareketi 16 Nisan 2005 Düzce’de yaptıklarını söyledi.
Defalarca faks ve dilekçe kampanyaları birlikte değişik hareket ve aktiflikleri ASM çalışanları ile birlikte gerçekleştirdiklerini söyleyen Lider Çeker, “Gün geldi cumartesi nöbetleri dayatıldı. Buna karşı en kararlı tutum ve çaba sendikamız tarafından ortaya konuldu. Her hafta aldığımız başka farklı hareket kararları ile bir arada bir hareket kültürü oluşmasınasağladık. Cumartesi nöbetlerini sonlandırdık. Gerek sendikal faaliyetler, gerekse başka mevzularda verilen disiplin cezalarını mahkemelerde iptal ettirdik. İsimli tıp ve gibisi birçok nöbeti iptal ettirdik. Fiyatlarda sosyo-ekonomik seviyenin dikkate alınmasını sağladık.Haksız kesilen damga vergisini iptal ettirdik.Açtığımız dava üzerine aile hekimliğine geri dönüşü engelleyen düzenlemeler kaldırıldı ve ilçe dışındaki aile tabipleri ile mukavele imzalamanın önündeki pürüzler kaldırıldı. Yaptığımız müracaat üzerine maaş bordrolarının internetten yayınlanması sağlandı ve Aile Sıhhati Merkezlerinde indirimli kamu tarifesi (elektrik,su) hayata geçti” diye konuştu.
HUKUKİ PLATFORMA TAŞIDIK
Gerek AHEF’le yürüttüğümüz süreç, gerekse yönetmelik düzenlemesine karşı her platformda çalışanlara verdiğimiz takviyeyle sahanın beklentilerini lisana getirdiklerini vurgulayan Ömer Çeker, “Sağlık Bakanına ve Bakanlık yetkililerine bu yönetmelikle ilgili sorunları aktarmış ve toplumsal tarafların sürece dahil edilmesi gerektiğini vurgulamıştık. Ancak yönetmelik değişikliğiyle çalışanları mağdur edecek düzenlemeler hayata geçti. Sendika birinci iş olarak uğraşımızı türel platforma taşıdık” dedi.
Açılan davanın yanı sıra Sıhhat Bakanı’na sahanın talepleri ve yönetmelikle ilgili külfetleri rapor halinde aktardıklarını belirterek, Sıhhat Bakanlığı’na da sahanın taleplerinin iletildiğini söyledi. Tahlile ulaşana kadar gayretin sürdürüleceğini kaydeden Çeker, “Yüksek yargı kararları başta olmak üzere mahkemeler sendikaların aldığı bu tip kararlarla ilgili kararları nettir. Bu faaliyetler nedeniyle keyfi kararlar verilip çalışan mağdur edilemez. Bu nedenle fiyatı azalan her bir arkadaşımızın türel haklarını tüm platformlarda savunacağız. Davalar açacağız. Aile doktorlarımız ve aile sıhhati çalışanlarımızın her bir sıkıntısı bizim sorunumuzdur diyoruz. Yaptıklarımızın yapacaklarımızın teminatı olduğunu bir kere daha vurguluyor; problemlerin çözülmesi, yanlıştan dönülmesi ve mağduriyetlerin giderilmesi ismine uğraşımızın kesintisiz olarak devam edeceğini kararlılıkla söz ediyoruz.” diye konuştu.